4. günümüzün akşamında Petersburg’a uçtuk. Uçak rötar yaptığı için gece yarısını buldu gitmemiz. Aynı Moskova’daki gibi hava alanından merkeze ulaşım için otobüs+metro yapmanız gerekiyor. Fakat şunu unutmayın Petersburg metrosu 24:00’de kapanıyor. Uçak rötarlı kalktığı için havaalanından otobüse geç bindik ve indiğimizde metro kapanmıştı. Sonra orada taksileri gördük ve gideceğimiz yerin adresini göstererek ne kadara götüreceğini sorduk. Adam 1000 ruble dedi en başta fakat sonra bizim Türkçe konuştuğumuzu duydu ve kendisinin de Azeri olduğunu söyledi. Azıcık pazarlıkla 800 Ruble’ye (50 TL) ye bizi hostele götürdü.
Petersburg’daki ilk günümüze Nevski caddesinde başladık. İstanbul’daki Bağdat caddesini andıran iki yanında restoranların ve dükkanların olduğu bir cadde Nevski caddesi. Binalar yine muhteşem! Köşe başında bir saraya ya da anıta denk gelmeniz kaçınılmaz.
Nevski caddesinde ilerleyip Gostini Divor (sanat meydanı) bölgesini gezdik. Bu bölgede öncelikle Rus müzesine girdik. Tam yanında da Etnografya müzesi var. Rus müzesi en az Hermitaj kadar güzel eserler barındıran bir müze. Gezmek epey vakit alıyor. Bu sebeple yarım gününüzü ayırmanızı öneririm.
Parkın devamında rengarenk kubbeleri ile pasta görünümlü bir kilise göreceksiniz bu kilise “Dökülen kan kilisesi”.
Bu kilisenin önünden Nevski caddesine devam ederseniz karşınızda kocaman bir katedral göreceksiniz. İşte bu katedral “Kazan katedrali”. Buraya giriş ücretsiz J
Rus müzesi
Altman
Goncharova
Gerosimo
Rus müzesinin karşısındaki park (Sanırım Çaykovski Parkıydı)
Sonrasında Mikhaylovski parkına gittik ve Moskova’da sonbaharın tadını çıkardık.
Mikhaylovski parkı
Dökülen kan kilisesi
Bu kilisenin önünden Nevski caddesine devam ederseniz karşınızda kocaman bir katedral göreceksiniz. İşte bu katedral “Kazan katedrali”. Buraya giriş ücretsiz J
Kazan katedrali
Ayrıca bu bölgede;
*Aniçkov sarayı
*Vorontsov sarayı
*Strogonov sarayı
*Puşkin konut müzesi’de görülebilecek yerlerden bir kaçıdır.
Petersburg’daki ikinci günümüzde hava yine güzel olduğu için kendimizi vurduk yollara. Vostaniyya metro istasyonundan başlayarak Suç ve cezanın geçtiği semt olan “Sennoya plosçad”a doğru ara sokaklardan gezerek gittik. Mariinski sahnesi, Yusupov sarayı yine bu bölgede bulunmaktadır. Akşama Mariinski sahnesinde bale gösterisine gideceğimiz için önce gidip biletimizi aldık ve daha sonra donanma binası önünden devam ettik.
Enteresan bir araba :)
Kafelerde içebileceğiniz vitamin deposu meyve çayları
Hermitajın arka bölümündeki nehir kenarından devam ederek Troitskiy Köprüsünden geçtik ve Petrogradskya bölgesine geldik. Köprüden hemen geçince Peter ve Paul’un kalesi olarak bilinen bir adacık solunuzda kalacak. Bu kale siyasi suçluların cezalandırıldığı bir hapishane olarak kullanılmış. 1905 Devrimi öncesi Troçki, Dostoyevski gibi isimlerin hapsedildiği tabyalar bulunmaktadır. Katedral ve park bulunmasına rağmen tarihini okuyunca hiç de sevimli gelmedi bana açıkçası.
Sonrasında Birzhevoy köprüsünden Vasilyevski adasına geçtik. Burada Denizcilik müzesi, Güzel Sanatlar binası ve Menşikov sarayı bulunmaktadır.
Peter ve Paul’un kalesi
Denizcilik müzesi önündeki heykel
Denizcilik müzesi önünden manzara
Vasilyevski adasından Hermitaj manzarası
Menşikov sarayı
Menşikov sarayı'na girerken ayağıma giymemizi istedikleri patikler :))
Güzel Sanatlar binasının önündeki sfenksler
Vasilyevski adasından Hermitaj manzarası
Bu bölgeyi gezdikten sonra akşama bale gösterisi izleyeceğimiz için Marinski’nin yolunu tuttuk. Marinskiye daha şık kıyafetlerle gitmek isterdim fakat vakit bizim gibi yürüyerek gezenler için çok önemli olduğundan sadece ayakkabılarımı temizleyip saçımı taramaktan başka bir şıklık katamadım kendime J
Muhteşem Marinski sahnesinde “Giselle balesini” izledik. Atmosfer muhteşemdi. Aynı Bolshoi tiyatrosu gibi Marinski için de biletlerimizi önceden almıştık. Bu internet sitesinden bilet alım koşullarına bakabilirsiniz.
Bir sonraki gün hava kapalı olduğu için saray yakasına gittik. Hermitaj’da günümüzün büyük kısmını geçireceğimiz için sabah erkenden kalkıp girdik Hermitaj sırasına. Sabah 10:30 da başlayan Hermitaj maceramız Akşamüstü 16:00 gibi anca bitti. Büyüleyici mimarinin yanı sıra tablolarda muhteşemdi. İsmini bile bilmediğim bir sürü ressam ile tanıştım Hermitaj’da.
Ayrıca saray yakasında etkileyici binası ile Aziz İshak Katedarali’ni ve meydanını da görmeden dönmeyin.
Aziz İshak Katedarali
Ertesi gün şansımıza kar yağdı fakat biz durur muyuz? Tabi ki durmadık ve sarınıp attık kendimizi sokağa J Gitmediğimiz ara sokaklardan ve köprülerden geçerken kar biranda hızlandı ve biz ne yapsak derken birden köprünün altındaki bot turları dikkatimizi çekti. O havada bot turu yapılır mı demeyin. Kapalı küçük teknelerle köprülerin altından geçerek yapılan boat tur biraz üşümemize rağmen keyifli geçti.
Tekneden manzara
Hatta Dvortsovyy köprüsünü açık halde fotoğraflamayı bile başardık. Akşamüstüne doğru hava biraz açtı ve biz de Nevski caddesinin sonunda bulunan ve kent dışı bölge olarak değerlendirilen “Alexandr Nevski manastırı”na gittik.
Dvortsovyy köprüsü
Dönüşte de “Garçon” isimli çok güzel bir restoranda Rus votkası ve mezelere eşliğinde güzel bir yemek yedik.
Garçon Restoran
Son günümüzde eşyalarınızı toplayıp kendimize ufak hediyelikler alıp düştük yollara. Uçağımız Kiev aktarmalı olduğu için son gün kendimizi çok yormak istemedik.
Sonuç olarak Moskova ve Petersburg'da havanın da güzel olmasının etkisi ile istediğimiz gibi adım adım gezebildik. Bu iki şehri de içime sinerek detaylıca gezmiş oldum.
Önemli Notlar:
Önemli Notlar:
v Petersburg’da 2 tane havaalanı bulunmaktadır. Pulkova1 ve Pulkova2. Pulkova1 iç hat uçuşlarının, Pulkova2 ise dış hat uçuşlarının gerçekleştiği havaalanı!